Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Fındık Alımını Durdurdu

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 31 Aralık 2024 tarihi itibariyle fındık alımlarını durdurduğunu duyurdu. Bu gelişme, serbest piyasada fındık alımları yapan tüccarların dikkatini çekti. Tüccarlar, fiyatların sabit bir şekilde seyrettiğini belirtti. “Fiyatlar sabit kaldı” şeklinde ifade eden tüccar Hasan Himtaş, bu yıl yağlı fındığın kilosunun 142,5 TL olmasını beklediklerini dile getirdi:

“TMO’nun 31 Aralık’ta alımını durdurması, fındık piyasasında önemli bir etkiye yol açtı. 2024 yılının son haftasında 52 randımanına göre 132,5 TL’den kapanan Levant fındık, yeni yıla 128 TL civarında başladı. Geçen 2023-2024 sezonunda yağlı fındık ise 142,5 TL’ye kadar çıktı. Bu yıl fındıktan beklentimiz, yağlı fındıkta 142,5 TL, Levant fındıkta ise 132,5 TL olması. Ayrıca, devletin TEFE-TÜFE oranlarına göre fiyatların 155-160 TL seviyelerine çıkması muhtemel. Umarım beklentimiz gerçekleşir.”

“Kendi lehlerine göre belirleyebilirler” Fındık tüccarı Hayrettin Karabulut, TMO’nun alımını durdurmasının ardından serbest piyasada tüccarların fiyatları kendi lehlerine belirleyebileceğini ifade etti. Karabulut, “Fiyatların 130 TL civarında seyredeceğini ve yeni sezona kadar 2-3 TL arasında dalgalanma yaşanabileceğini düşünüyorum. Üreticilerin fındığı elde tutmasının artık bir anlamı yok” şeklinde konuştu.

Üreticinin Beklentisi: Fiyatların Artması Fındık tüccarı Zekeriya Yıldız, 2025 yılının ilerleyen aylarında fındık fiyatlarının yükselebileceğini belirtti. Yıldız, “Fiyatlar şu an 128 TL civarında işlem görüyor. Ancak 2025 yılının ilerleyen aylarında beklentiler yüksek. Fiyatların bu beklentiler doğrultusunda yükselmesi, üreticiyi mutlu edecektir. Üreticilerin beklentisi bu yönde; ancak serbest piyasaya baktığımızda, yükselmesine yönelik bir emare görmek zor.” dedi.

“Üreticinin Kaybı, Ülkenin de Kaybı Demektir” Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Başkanı Ali Şener Bayraktar, 2024 yılı fındık sezonu ve TMO’nun aldığı bu karar hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: “2024 yılı üretici açısından, üretimdeki maliyet artışlarının fiyatlara yansıtılamadığı bir dönem oldu. Üretici bu sıkıntıyı çekerken, bir yandan da iklim koşullarından kaynaklanan zorluklarla karşı karşıya kaldı. Hem kuraklık hem de kahverengi kokarca zararlısının verdiği zararlar, üreticiyi olumsuz etkiledi.

“Üreticinin az kazançla üretim yaptığı bir dönem oldu. Kahverengi kokarca zararlısı, bölgede yüzde 20-25 oranında bir zarar verdi. Üretici masraf ediyor, randıman yüksek gibi görünse de bu böcek, ürünün içini çürütüyor. Dolayısıyla üretici, para etmez bir durumla karşı karşıya kaldı. Üreticiler bu nedenlerden dolayı üretme heyecanını kaybediyor; ama Türk çiftçisi, tüm bu zorluklara rağmen, borca girse de arazim boş kalmasın diye üretmeye devam ediyor. Temennimiz, 2025 yılı üreticimiz adına, 2024 yılına göre daha çok kazanacağı, verim alacağı bir yıl olsun. Üreticinin birim alandaki her kaybı, ülkenin de kaybı demektir.”