Hamide HANGÜL
Bu yılın başlarında paslanmaz çelik hammadde ithalatında gümrük vergisi yüzde 8’den yüzde 12’ye çıkarıldı. Bu durum, artan maliyetlerle birleşince üreticilerin ve sanayicilerin zor bir süreçten geçmesine neden oldu. Paslanmaz çelikten üretilen çeşitli ürünler, fırın ocaklarından tencerelere, kahve makinelerinden meyve sıkacaklarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Ancak üretici ve ihracatçılar, “Fiyatlarımız Avrupa ile mücadele eder hale geliyor. Bazı pazarlar, ‘Çin’deki fiyat bu’ diyerek önümüze fiyat koyuyor, bu da rekabetimizi olumsuz etkiliyor” şeklinde görüş belirtiyor.
Sakarya’da bir araya geldiğimiz paslanmaz çelik kullanan üreticiler, Posco Assan TST’nin talebiyle başlatılan anti-damping soruşturmasının da bir an önce sonlandırılmasını talep etti.
Ek vergi uygulaması haksızlık yaratıyor
Sakarya’nın 10 milyar dolarlık ihracatı ve 4 milyar dolarlık ithalatıyla hem üretim hem de ihracat merkezi olduğuna dikkat çeken Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Başkanı Akgün Altuğ, “Sakarya, üretken bir şehir. Amacımız, şehrimizin tarımsal üretimini olumsuz etkilemeden yüz ölçümünün yüzde 2’sini sanayileştirmek. Ancak Türkiye’deki mevcut ekonomik koşullar, üreticilerimizi ciddi şekilde zor durumda bırakıyor. Yaşanan enflasyon, döviz kurlarının sabit kalması ve aşırı değerli TL, sadece büyük firmaları değil, KOBİ’leri de etkiliyor. Bu kadar zorluk yaşanırken, paslanmaz çeliğe ek vergi getirilmesi için başlatılan soruşturma, üreticileri daha da zorlayacak. Zaten yüzde 8’den yüzde 12’ye çıkarılan vergiler sıkıntı yaratırken, yeni bir vergi getirilmesi kabul edilemez. Rekabet avantajımızı kaybediyoruz. Sakarya’da binlerce üretici paslanmaz çelik kullanıyor. Sadece süt ürünleri üretim makineleri üreten 100’den fazla firmamız var ve bunların ana ham maddesi paslanmaz çelik. Bu alandaki üreticilerimiz, pazarlarını kaybetmeye başladı” dedi.
Pazarın yüzde 20’sini kaybettik
Peymak Gıda ve Süt Makineleri Genel Müdürü Şenol Çalışkan, daha önce Posco Assan TST ile sorunlar yaşadıklarını hatırlatarak, “Bir aile işletmesiyiz ve ham maddemizin yüzde 100’ü krom. Son vergi artışları bizi oldukça etkiledi. Ülke olarak tek çıkar yolumuz ihracat, ancak ihracatta ciddi sıkıntılar yaşamaya başladık. Toplam ciromuzun yüzde 75’i ihracattan geliyor ve toplam 25 milyon dolarlık bir ciromuz var. Ancak artık rakiplerimizle rekabet edemeyecek bir duruma geldik. Eğer ek bir vergi gelirse, bu durumda hiç rekabet edemeyeceğiz. Rakip ülkelerimiz İtalya ve Almanya gibi gelişmiş ekonomilere sahip. Sadece Posco’nun talebiyle getirilen ek vergiler yüzünden şimdiden pazarımızın yüzde 20’sini kaybettik” dedi.
Ek gümrük vergileri üreticiyi zorluyor
Novac Makine Pazarlama Müdürü Müfit Güreş, yaşanan kur baskısı ve yükselen maliyetlere ek olarak ek vergilerin de üreticileri zorladığını ifade etti: “İki yıl önce rakip ülkemiz İtalya’daki üreticilere göre yüzde 35 daha uygun fiyatlı ürün satıyorduk. Ancak şu anda yüzde 20 daha pahalı bir konumdayız. Çinli üreticiler de güçleniyor. Şimdi Pakistan ve Hindistan gibi diğer ülkeler devreye girmeye başladı. Bu sorunlarla uğraşırken, ek vergilerle de mücadele ediyoruz. Ayrıca, bizim ihtiyaçlarımızı Posco karşılayamıyor. İthal ettikleri ürünleri sadece biraz işleyip sunuyorlar; daha çok işlenmiş ürüne ihtiyacımız var.” Sıkma makineleri, açma makineleri, soyma makineleri ve yıkama ekipmanları üreten Cancan Genel Müdürü Tunç Özuğurlu ise, “Ek bir vergi daha gelirse bizi çok zor durumda bırakır. Ancak bu durum, üreticiyi olumsuz etkiliyor. Kurlar ve asgari ücretle birleştiğinde kapımıza kilit vurabiliriz. Bu durum artık sadece bizi değil, tüketicileri de etkilemeye başladı. İnsanların satın alma gücüne olumsuz yansımaya başladık. 40 yılda edinilmiş kazanımlarımız kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya” dedi.
Maliyetler artarsa küçülme yoluna gidebiliriz
Çemsan Genel Müdürü Yalçın Açıldı da, “1985 yılında aile firması olarak kurulduğumuzdan bu yana genel makine imalatı yapıyorduk. Gıda konusunda uzmanlaşmaya başladık. Yurtdışında ve Türkiye’de anahtar teslim fabrikalar kuruyoruz. Paslanmaz çelikte yaşanan vergi artışları önemli bir boyuta ulaştı. Ham madde alımında maliyet avantajı sağlanması gerekiyor. Ancak bu sağlanmazsa zorlanıyoruz. Maliyetler artarsa rakiplerin gerisinde kalırız. Eğer sürdürülemez bir noktaya gelirsek, daha konsantre ekiplerle çalışarak küçülme yoluna gitmek zorunda kalabiliriz. Bu noktadan sonra yapmaya çalışacağımız şey, verimliliği artırmak olacaktır. Diğer ülkelerde ihracatçılar ve üreticiler destekleniyor. Rakip ülkelerdeki üreticiler uzun vadeli krediler, destekler ve sübvansiyonlar alıyor. Bizim de bu tür desteklere ihtiyacımız var. Rakip ülkeler, kendi şirketlerini korumakta ve üretimlerini sürdürmektedir. Bizim de aynı şekilde desteklenmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.