ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA) Tarafından Yapılan Olağanüstü Keşif

ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA) Okyanus Keşif Ekibi, Hawaii Adaları’nın kuzeybatısında yer alan ve genellikle erişilmesi zor olan Papahānaumokuākea bölgesinde gerçekleştirdiği 28 günlük araştırma sırasında, doğa tarafından oluşmuş büyük bir taş monolit keşfi yaptı. NOAA’nın resmi internet sitesi ve basın açıklamalarına göre, bu devasa yapının yüksekliği yaklaşık 15 metre, genişliği ise 4 metre civarında olup, deniz seviyesinden yaklaşık 2.040 metre derinlikte konumlanmış durumda.

Keşif Anı ve Detaylar

Keşif, 22 Nisan Salı günü gerçekleşti ve araştırma gemisi Okeanos Explorer’ın uzaktan kontrol edilen su altı aracıyla yapıldı. Aracın görüntüleri, Honolulu’nun yaklaşık 1.160 deniz mili kuzeybatısında, sualtı sırtlarında çekildi. Canlı yayın sırasında, araştırmacılardan biri “Bu, devasa bir kaya mı, yoksa doğal bir duvar mı?” diye sorarken, bir diğeri ise heyecanla “Bu inanılmaz! Baca gibi görünüyor,” ifadelerini kullandı.

Doğal Oluşum ve Yapısal Özellikler

İncelemeler sonucunda, keşfedilen yapının doğal yollarla oluşmuş bir volkanik dike, yani volkanik damar olduğu belirlendi. Uzmanlar, bu taş sütunun lav akışlarının arasına kendini zorla sokarak oluştuğunu ve genellikle içinde sızdığı kayaçtan farklı bir bileşime sahip olduğunu belirtti. Ayrıca, bu yapıların hava koşullarına karşı oldukça dayanıklı oldukları ve zamanla çevresindeki kayaçların aşınıp yok olduğunu ifade ettiler. Bu muhteşem yapı, genellikle bu kadar dik ve çıplak şekilde yüzeye çıkmış nadir oluşumlardan biri olarak dikkat çekiyor.

Uzman Görüşleri ve Yaş Tahminleri

Maryland Üniversitesi’nden jeolog Val Finlayson, McClatchy News’e yaptığı açıklamada, “Bu volkanik damar, kameranın onu düz bir alanda ve zeminden yukarı doğru yükselirken yakalamasıyla farklı bir özelliğe sahip. Bu tür yapılar genellikle yerin derinliklerinde kalır, ancak burada yüzeye yakın ve net bir şekilde görülebiliyor,” dedi. Şu an için yapının yaşı kesin olarak belirlenemedi; ancak, yakınlardaki deniz dağlarının ve bölgedeki volkanik damar sistemlerinin incelenmesi, bunun jeolojik olarak oldukça eski olabileceğine işaret ediyor. Ayrıca, taşın üzerindeki parlaklık, güçlü ve sürekli deniz akıntıları nedeniyle yüzeyin cilalanmış olmasından kaynaklanıyor ve bu da yapıya özgü bir görsel özellik kazandırıyor.