Jimmy Carter’ın Hayatı ve Kariyeri

Jimmy Carter, 39. ABD Başkanı olarak 1977-1981 yılları arasında görev yapmış, 100 yaşında hayatını kaybetmiştir. Carter, Amerika’nın siyasi tarihindeki önemli figürlerden biri olarak anılmaktadır.

Jimmy Carter Kimdir?

James Earl Carter Junior, Georgia eyaletinde doğmuş, eğitimine Georgia Tech’te Nükleer Mühendislik okuyarak başlamıştır. Üniversiteden mezun olduktan sonra, 7 yıl boyunca ABD Deniz Kuvvetleri’nde nükleer denizaltı programında çalışmıştır. Bu süre zarfında edindiği deneyimler, daha sonra siyasi kariyerine de katkıda bulunmuştur.

Carter, siyasi yaşamına 1962 yılında atıldı ve 1971-1975 yılları arasında Georgia Valisi olarak görev yaptı. 1976 yılında, dönemin Cumhuriyetçi Başkanı Gerald Ford’a karşı Demokrat Parti’den başkanlık için adaylığını koydu ve seçimleri az bir farkla kazanarak ABD’nin 39. Başkanı oldu.

Carter’ın başkanlık dönemi, çeşitli zorluklarla doluydu. Küresel petrol krizi, ABD’deki enflasyon oranını tarihin en yüksek seviyelerine çıkardı. Ayrıca, Afganistan’ın Sovyetler Birliği tarafından işgali ve İran’da İslam Cumhuriyeti’nin kurulması gibi uluslararası krizler, Carter’ın yönetimi altında gerçekleşti. Bu olaylar, uluslararası ilişkilerde önemli dönüm noktaları olarak kaydedildi.

Mısır ve İsrail arasındaki barış görüşmeleri, Carter’ın başkanlığı döneminde önemli bir başarı olarak öne çıktı. 14 ay süren diplomatik arabuluculuk çalışmaları sonucunda Camp David Anlaşmaları imzalandı. Ancak, Carter’ın başkanlığı sırasında ABD’nin Tahran elçiliği de işgal edildi ve 52 Amerikalı, bir yıldan fazla süre boyunca rehin tutuldu. Bu kriz, Carter’ın başkanlık döneminin en zorlu anlarından biri olarak tarihe geçti.

Başkanlık süresi sona erdikten sonra, Carter birçok uluslararası krizde arabuluculuk yaparak barış süreçlerine katkıda bulundu. 2002 yılında, bu alandaki çabaları dolayısıyla Nobel Barış Ödülü’ne layık görüldü.

Carter, kurduğu Carter Merkezi aracılığıyla özellikle Afrika ülkelerinde sağlık sorunlarının çözümüne yönelik önemli çalışmalar gerçekleştirdi. Türkiye ile Ortadoğu’daki işbirliğinin artırılmasından yana olan Carter, 2009 yılında kaleme aldığı bir yazısında “Türkiye’nin alternatifi yok” ifadesini kullanarak, Türkiye’nin bölgedeki stratejik önemine dikkat çekti.

Ayrıca, birçok kitap yazarak düşüncelerini geniş kitlelerle paylaştı. 2016’daki başkanlık seçimi öncesinde, ABD’de demokrasinin sona erdiğini ve oligarşi döneminin başladığını ifade eden açıklamalarda bulundu.

Carter, 2015 yılında beyninde dört adet kanser tümörü olduğunu ve bu nedenle radyasyon terapisi aldığını duyurarak, sağlık durumu hakkında bilgi verdi. Hayatı boyunca barış, demokrasi ve insan hakları konularında mücadele eden Carter, bu değerleri her zaman savunmuştur.