Son dönemde artan jeopolitik gerilimler, dünya genelinde dikkatleri üzerine çekiyor. Bu bağlamda, ABD’nin İran ile İsrail arasında olası bir çatışma ihtimali nedeniyle Orta Doğu’daki askeri varlığını güçlendirmesi önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor. Aynı zamanda, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güney bölgesinde daha fazla tahliye talimatı verip askeri operasyonlara girişmesi, bölgedeki tansiyonu artırıyor. Diğer yandan, Ukrayna’nın Rusya’nın Kursk bölgesine girmesi, iki ülke arasındaki çatışmanın 2022’de başlamasından bu yana en dikkat çekici tırmanışlardan biri olarak değerlendiriliyor.

UBS’deki piyasa analistleri, savaşlar ve jeopolitik çatışmaların piyasalardaki dalgalanmalara yol açtığını, ancak bu tür belirsizliklerin genellikle varlık fiyatları ve finansal piyasaların uzun vadeli büyümesi üzerinde yalnızca geçici etkilere neden olduğunu bildiriyor. Yatırımcılar, ani belirsizlik dönemlerinde varlıklarını satma eğiliminde olsalar da, UBS bu tür satışların çoğu zaman ters etki yarattığını vurguluyor.

UBS stratejistleri, bir belgede şu ifadeleri kullanıyor: “Bu durum, geçici kayıpları kalıcı hale getirerek, yatırımcıların gelecekteki piyasa toparlanmalarından yararlanma fırsatını azaltmaktadır.” Bunun yerine, yatırım portföylerinin dayanıklılığını artıran ve sürdürülebilir yatırımı teşvik eden yaklaşımlar benimsemeyi öneriyorlar.

UBS stratejistleri, yatırımcıların bu hedefe ulaşmak için benimseyebilecekleri üç temel yaklaşımı şu şekilde sıralıyor:

Çeşitlendirilmiş bir yatırım portföyü oluşturmak: UBS uzmanları, yatırımcıların uzun vadede servet oluştururken kısa vadeli riskleri etkili bir şekilde azaltmalarının en iyi yolunun, farklı varlık türleri, coğrafi bölgeler ve endüstri sektörleri arasında çeşitlendirme yapmak olduğunu belirtiyor. Çeşitlendirme, portföy değerindeki dalgalanmaları minimize etmek, çeşitli finansal getiri kaynaklarından faydalanmak ve belirsizlik dönemlerinde yaygın karar alma hatalarını önlemek adına önemli bir strateji olarak öne çıkıyor. UBS, “piyasa hareketlerini tahmin etme çabası yerine, zaman içinde yatırımda kalmanın en önemli sonuçları sağladığını” vurguluyor.
Hedge fonlara yatırım yapmayı keşfetmek: UBS ayrıca yatırımcılara hedge fonlara yatırım yapmayı düşünmelerini öneriyor. Finans kuruluşu, hedge fonların, sıkı risk kontrol yöntemlerini sürdürerek aşırı getiri sağlamak için farklı endüstri sektörleri ve varlık türleri arasında stratejik piyasa uyumsuzluklarını yakalama becerisine sahip olduğunu belirtiyor. “Gerçekten de, bazı hedge fon stratejileri, yatırımcıların jeopolitik değişikliklere uyum sağlama ve faiz oranı değişimlerinden faydalanma konusunda son derece uygun olabilir.”
Altın, petrol ve İsviçre frangını portföyünüzde finansal koruma aracı olarak kullanmak: Son olarak, UBS stratejistleri, altın ve petrol gibi emtialar ile İsviçre frangı gibi güvenli para birimlerinin, jeopolitik huzursuzluğun arttığı dönemlerde yatırım portföyleri için etkili finansal koruma sağladığını vurguladı. Özellikle jeopolitik bölünmeler ve ABD’nin bütçe açığı ile Federal Rezerv faiz oranlarındaki düşüş potansiyeli göz önüne alındığında, altın cazip bir yatırım aracı olarak değerlendiriliyor. “Merkez bankaları ve güvenli yatırım arayışındaki yatırımcıların güçlü alımları sayesinde, altın fiyatlarının yıl sonuna kadar ons başına 2.600 dolara ulaşmasını bekliyoruz.” Aynı zamanda, güçlü talep ve OPEC+’nın arzı artırma konusundaki isteksizliği nedeniyle petrol fiyatlarının önümüzdeki aylarda varil başına 87 dolara yaklaşması öngörülüyor. UBS ekibine göre, geleneksel olarak güvenli bir yatırım aracı olarak kabul edilen İsviçre frangının güçlü itibarını koruması ve mevcut seviyesinden değer kazanması bekleniyor.

Bu makale yapay zeka yardımıyla üretilmiş ve bir editör tarafından gözden geçirilmiştir. Ek ayrıntılar için lütfen Hüküm ve Koşullarımıza göz atın.