Gayrimenkul Piyasalarında Yeniden İvme Kazanma Beklentisi
Yatırımcılar için olumlu makroekonomik koşullar ve son verilere dayanan analizler, gayrimenkul piyasalarında yeniden bir canlanma yaşanabileceğini gösteriyor. Bu hafta, ABD Hazine tahvil getirilerinin düşmesi, yatırımcıların Federal Reserve’in faiz oranlarını indirme olasılığına olan güvenlerini artırdı. Bu iyimserlik, konut piyasasında da kendini gösterdi; Ekim ayında bekleyen konut satışları üst üste üçüncü ay artış gösterdi. National Association of Realtors verilerine göre, sözleşme imzalama oranları bir önceki aya göre %2 artarken, yıllık bazda %6,6’lık bir yükseliş kaydedildi. ABD konut piyasasındaki bu istikrarlı toparlanma, küresel gayrimenkul yatırımlarında bir canlanmanın habercisi olabilir.
Arz Kısıtlamaları ve Yüksek Talep
Pandemi sonrası dönemde uygulanan daha sıkı düzenlemeler ve artan maliyetler nedeniyle hem ticari hem de konut inşaatı kısıtlı kalmaya devam ediyor. Bu durum, yüksek kaliteli mülklerde bir kıtlık yaratıyor. Faiz oranlarının değişkenliğiyle birlikte, arz kısıtlığının güçlü taleple birleşmesi, boşluk oranlarını düşürmesi ve kira artışını tetiklemesi bekleniyor. UBS analistleri, e-ticaret ve yapay zeka trendlerinin etkisiyle özellikle ABD ve Avrupa’da ticari gayrimenkul alanında lojistik mülkler, veri merkezleri ve telekomünikasyon kulelerinin dikkat çekici segmentler olduğunu vurguluyor.
Konut gayrimenkulü açısından ise, çok aileli konutlar, yaşlı bakım evleri ve öğrenci yurtları, büyüme potansiyeli taşıyan alanlar olarak öne çıkıyor. Özel piyasalarda, temel ve temel-artı gayrimenkul yöneticileri, gelir elde etme fırsatlarını değerlendirmek için elverişli bir konumda bulunuyor. Kanada, ABD ve Kıta Avrupası’ndaki doğrudan gayrimenkul yatırımlarının, güçlü kira artışları ve düşen faiz oranları sayesinde özellikle kârlı olacağı öngörülüyor.
Birleşik Krallık ve Çin Piyasalarında Temkinli Yaklaşım
Bu olumlu işaretlere rağmen, UBS, Birleşik Krallık konut piyasasında satın alınabilirlik sorunlarının devam ettiğini belirterek temkinli olunmasını öneriyor. Benzer şekilde, sektörü istikrara kavuşturmayı amaçlayan son teşvik önlemlerine rağmen, Çin ana karası hala riskli bir beklenti olarak değerlendirilmektedir.
UBS, 2025 yılı itibarıyla daha geniş bir gayrimenkul toparlanması öngörürken, dikkatli değerlendirmenin önemini vurguluyor. Yatırımcıların, fırsatları etkili bir şekilde değerlendirebilmek için sektör temellerini ve bölgesel dinamikleri dikkate almaları gerekiyor. Bölgesel ve sektöre özgü riskleri yönetmeye hazır olanlar için mevcut ortam, toparlanma sürecindeki gayrimenkul piyasasına umut verici bir giriş noktası sunuyor.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.