Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Emtia Piyasasında Siyasi Gerilimlerin Etkisi ve Fiyat Dalgalanmaları

    Emtia piyasasında siyasi gerilimlerin etkilerini ve bu durumun fiyat dalgalanmalarına nasıl yansıdığını keşfedin. Küresel olayların emtia ticaretine olan etkilerini anlamak için en güncel analizler ve yorumlar burada!

    Emtia piyasasında siyasi gerilimlerin etkilerini ve bu durumun fiyat dalgalanmalarına

    Emtia Piyasasında Siyasi Gerilimlerin Etkisi

    Dünya genelinde artan siyasi ve jeopolitik gerilimler, emtia piyasasında fiyatlamaları zorlaştırmakta. Özellikle Donald Trump’ın, başkanlık görevini devraldığında Meksika ve Kanada’dan gelen tüm ürünlere %25, Çin’den gelen ürünlere ise ilave %10 gümrük vergisi uygulama kararının açıklanması, bu durumun en büyük nedenlerinden biri olarak öne çıkıyor. Bu tür politikaların, dünya genelinde imalat sanayini olumsuz etkileyebileceği ve baz metallere olan talebi düşürebileceği endişeleri, satış baskısının artmasına yol açtı.

    Analistler, enflasyonla mücadele kapsamında merkez bankalarının uzun süre politika faizlerini son yılların en yüksek seviyesinde tutmasının ardından başlayan gevşeme sürecinin devam ettiğini vurguluyor. Ancak Trump’ın bu politikalarının, enflasyonla mücadeleyi olumsuz etkileyebileceği riskinin yatırımcıları kaygılandırdığını da ifade ediyorlar. Öte yandan, ABD’nin uygulayacağı olası tarifeler karşısında şu ana kadar herhangi bir ülkenin olumsuz açıklamada bulunmaması, yeni bir ticaret savaşı döngüsünün başlamama ihtimalinin piyasalardaki satış baskısını hafiflettiğini gösteriyor.

    Gümüş ve Altın Piyasasındaki Gelişmeler

    Gümüş, Kasım ayında son 14 ayın en kötü performansını sergiledi. Çin’in Hunan Eyaleti’nde, dünyanın en büyük altın yataklarından birinin keşfedilmesi, bu rezervin altın fiyatları üzerinde uzun vadeli etkileri olabileceği yönünde yorumlara neden oldu. Altının ons fiyatı, hafta başında İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes haberleriyle değer kaybetti. Ancak, İsrail’in perşembe günü Güney Lübnan’da şüpheliler bulunduğunu bildirmesi ve ateşkesin ihlal edildiğini açıklaması, güvenli liman olarak görülen altının fiyatını olumlu yönde etkiledi.

    Dolar endeksinin bu hafta değer kaybetmesi ve artan jeopolitik gerilimler, gümüşün ons fiyatının yükselmesine katkıda bulundu. Ancak, gümüş Kasım ayında son 14 ayın en kötü performansını gösterdi. Dünya Platin Yatırım Konseyi (WPIC), artan geri dönüşüm oranları ve talepteki %1’lik düşüşe rağmen, maden arzının kısıtlı kalmasının küresel platin piyasasının 2025 yılında üst üste üçüncü kez açık vereceğini açıkladı. Ayrıca, paladyum fiyatları, son haftalarda Rusya’ya yönelik olası yaptırımların arzı etkileyeceği spekülasyonlarıyla önemli dalgalanmalar yaşadı.

    Rus madencilik şirketi Nornickel, hidrojen sentezi gibi yeni teknolojilerin, elektrikli araçların artan kullanımı nedeniyle azalan tüketime rağmen, Çin’in paladyum talebini sürdüreceğini tahmin ediyor. Şirket, Çin’deki üniversiteler ve endüstriyel ortaklarla, paladyumun hidrojen üretimi ve su arıtımı gibi yeni kullanım alanları üzerine projeler yürütüyor. Geçen hafta ons bazında altın %2,4, gümüş %1,9, platin %1,8, paladyum ise %3,1 değer kaybetti.

    Bakır ve Diğer Baz Metaller Üzerindeki Etkiler

    Çin’in hurda bakır ithalatı önemli ölçüde azalabilir. ABD’nin 47. başkanı seçilen Donald Trump’ın Kanada, Meksika ve Çin’den ithalata yönelik %25 ve %10’luk tarifeleri, bu ülkelerin üretim sektörlerini ve ekonomilerini olumsuz etkileyebileceği endişesiyle baz metallerin fiyatlarının düşmesine yol açtı. Analistler, ABD ile artan ticaret gerilimleri nedeniyle Çin’in hurda bakır ithalatının önemli ölçüde azalmasını bekliyor. Trump’ın Çin ithalatına yönelik tarife ve vergileri, Çinli ithalatçıların ABD’den hurda bakır alımını durdurmasına neden olabilir. Bu durum, Çin’in hurda bakır ithalatını azaltarak rafine bakır kullanımını artırabileceği anlamına geliyor.

    Öte yandan, Avustralya’nın en büyük şirketi BHP, demir cevheri talebindeki düşüşe yanıt olarak bakır üretimine yöneliyor. Küresel çapta önemli yatırımlar planlandığı belirtiliyor. Ancak, Avustralya hükümetinin enerji yatırımları ve işgücü politikalarının bu stratejiyi zorlaştırabileceği ifade ediliyor. Endonezya ise bakır, altın, kalay ve nikel gibi doğal kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla madencilerin çevresel düzenlemelere ve diğer kurallara uyumunu gözden geçirmeyi planlıyor. Bu incelemeler, üretim kotalarını etkileyebilir ve nikel arzında değişikliklere yol açabilir.

    Piyasa Gelişmeleri ve Fiyat Dalgalanmaları

    • Baz metallerde tezgah üstü piyasada geçen hafta fiyatlar libre bazında:
      • Alüminyumda %1,9 ve nikelde %1,1 azalma;
      • Bakırda %0,4, kurşunda %2,8, çinkoda %3,2 artış.

    Brent petrol, hafta başında gelen İsrail ve Lübnan arasındaki ateşkes haberinin ardından yaşanan düşüşü, ateşkes ihlali suçlamalarının etkisiyle kısmen telafi etti. OPEC+, toplantısını 5 Aralık’a erteledi. Analistler, OPEC+’nın üretim politikalarını görüşmek üzere planlanan toplantıyı 1 Aralık’tan 5 Aralık’a ertelemesinin piyasalarda belirsizliğe yol açarak fiyatları artırdığını kaydediyor. Doğal gaz fiyatları, ABD ve Avrupa’daki değişken hava koşulları nedeniyle dalgalı seyretti.

    Asya ülkelerinde sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) talebi, kış mevsiminin yaklaşmasıyla artış gösteriyor. Özellikle Çin ve Japonya’nın LNG ithalatındaki artış, küresel LNG fiyatlarını da yukarı yönlü baskı yapıyor. Bu gelişmelerle birlikte Brent petrolün varil fiyatı haftayı %3,1 düşerken, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gazın İngiliz termal birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı da %0,1 azalışla tamamlandı.

    Tarım Ürünlerindeki Fiyat Hareketliliği

    Buğdayda satış baskısı azaldı. Analistler, Avrupa piyasalarında işlem gören Euronext buğday kontratlarında, yatırımcıların Avrupa’daki kötü hava koşulları ve artan küresel talep belirsizliği nedeniyle kısa pozisyonlarını azalttığını, ancak kısa pozisyonların hala yüksek olmasının piyasa oynaklığının süreceğini işaret ettiğini belirtiyor. Öte yandan, Tunus 100 bin ton, Cezayir ise 150 bin ton buğday alımı gerçekleştirdi. Bu alımların, Aralık ve Ocak aylarında teslim edileceği ve yerel üretimdeki düşüşü telafi etmek için kullanılacağı bildirildi.

    Bu alımların yerel stokları artırarak fiyat dalgalanmalarına karşı koruma sağlaması bekleniyor. Avrupa Birliği, 24 Kasım haftasında 91 bin 201 ton soya fasulyesi ithal ederek geçen yılın üzerine ithalat gerçekleştirdi. Geçtiğimiz hafta ABD Tarım Bakanlığı (USDA), Meksika’nın 2024 ve 2025 yılı için 364 bin 792 metrik ton ve 2025 ve 2026 yılı için 89 bin 298 metrik ton olmak üzere toplam 454 bin 90 metrik ton mısır satın aldığını açıkladı. Chicago Ticaret Borsası’nda kile başına fiyatlar, buğdayda %2,7, mısırda %0,5 azalırken, soya fasulyesinde %0,7 ve pirinçte %0,5 artış kaydedildi.

    Kahve ve Şeker Fiyatlarındaki Dalgalanmalar

    Kahve 47 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Kahve fiyatlarında, Brezilya’daki olumsuz hava koşulları, Vietnam’daki düşük üretim ve üç yıllık arz açığı fiyatları yukarı taşımakta. Avrupalı alıcılar yeni Avrupa Birliği (AB) ormansızlaştırma yasalarına uyum sağlamak için çekirdekleri vaktinden erken satın alıyor. Bazı Brezilyalı çiftçilerin bu yılın mahsulünü teslim etmeyi ertelemeleri, arz sıkışıklığına ve alıcıların finansal kayıplarına neden oldu.

    Öte yandan, Hindistan’ın 2024 ve 2025 yılı için şeker fabrikalarının etanol üretim kısıtlamalarını kaldırması, şeker fiyatlarını baskı altında bırakıyor. Bu durum, Hindistan’ın şeker ihracat kısıtlamalarını uzatabileceği anlamına geliyor. ABD’de faaliyet gösteren emtia borsası Intercontinental Exchange’de ise libre bazında fiyatlar, şekerde %1,3 azalırken, pamukta %1,4 yükseldi. Kahve ise geçen hafta %6 değer kazanarak 47 yılın zirvesine ulaştı. Kakaonun ton başına fiyatı haftayı %3,38 artışla tamamladı.