Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Diyarbakır’da Boşanma Davası: Eşit Kusur ve Nafaka Tartışmaları

    Diyarbakır’da boşanma davası sürecinde eşit kusur ve nafaka konularındaki tartışmaları derinlemesine inceleyin. Hukuki haklar, mahkeme süreçleri ve nafaka hesaplamaları hakkında bilgi edinin.

    Diyarbakır'da boşanma davası sürecinde eşit kusur ve nafaka konularındaki tartışmaları

    Diyarbakır’da Boşanma Davası: Eşit Kusur, Nafaka ve Çocuklar Üzerine Tartışmalar

    Diyarbakır’da öğretmenlik yapan bir çocuk annesi N.K., 16 yıl önceki ilk evliliğinden sonra bir kez daha evlenmiş, ancak bu evlilik de kısa sürede sona ermiştir. İki çocuğuyla birlikte yaşamını sürdüren N.K., geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açma kararı almıştır. Dava dilekçesinde, eşinin evliliği ciddiye almadığını, evin ve çocukların ihtiyaçlarıyla yeterince ilgilenmediğini ileri sürerek maddi ve manevi tazminat ile iştirak ve yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur.

    F.K., ise boşanma davasında kendisine yöneltilen suçlamaların tamamen asılsız olduğunu savunarak, evliliği süresince kendisine yüklenen tüm sorumlulukları yerine getirdiğini belirtmiş ve karşı dava açarak maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talep etmiştir.

    Mahkeme Süreci ve Sonuçları

    Diyarbakır 1. Aile Mahkemesi’ndeki boşanma davası, iki yıl süren bir süreç sonunda karara bağlanmıştır. Mahkeme, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğuna hükmederek, çifti boşamıştır. Gerekçeli kararda, davacı kadın N.K.’nın; eşinin önceki evliliğinden olan çocuklarına karşı düşmanca tavırlar sergilediği ve bu konuda eşine ve eşinin önceki evliliğinden olan çocuklara karşı sürekli olarak ağır hakaretlerde bulunduğu ifade edilmiştir.

    Kadının Çocuklara Uyguladığı Şiddet

    Mahkeme kararında ayrıca N.K.’nın çocuklardan birine fiziksel şiddet uyguladığı da belirtilmiştir. Gerekçeli kararda, “Her iki tarafın davranışları sebebiyle ortak hayatın temelinden sarsıldığı ve birliğe devam etmenin artık mümkün olmadığı açıktır.” ifadesine yer verilmiştir. Mahkeme, boşanma kararı verirken nafaka konusunda da hüküm vermiştir.

    Mahkeme, kadın N.K.’nın eski eşine aylık 3 bin TL nafaka ödemesine karar vermiştir. Kararda, “Karşı davacı erkek yararına karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 3 bin TL tedbir nafakasının davalı kadından alınarak, karşı davacı erkeğe verilmesine ve karar kesinleşinceye kadar devamına” denilmiştir. Boşanma davası iki yılın ardından sonuçlanmış, davacının kadının bu kararı iptal ettirmek için dava açacağı belirtilmiştir.

    Kocanın avukatı Ayşegül Birtane, “Boşanma ile birlikte erkek müvekkilimiz sürekli bir gelirinin olmaması ve işsiz olması nedeniyle lehine nafakaya hükmedilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 175. Maddesi’nde yer alan yoksulluk nafakasının şartları bulunmaktadır ve bunlardan en önemlisi, daha ağır kusuru olmamak şartıdır.” açıklamasında bulunmuştur.