8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Yaşanan Trajik Olay
Olay, 8 Mart 2023 tarihinde saat 23.30 sıralarında İzmir’in Konak ilçesinde, Konak Üst Geçidi yakınlarında meydana geldi. Aynı yemek şirketinde çalışan Oya Taran ile kızı İlayda Alkan, ‘Dünya Kadınlar Günü’ dolayısıyla katıldıkları eğlence mekanından dönerken dinlenmek için bir banka oturdular. Ancak bu esnada, bir hastanede veri giriş memuru olan Yunus Yılmaz’ın bıçaklı saldırısına uğradılar. Yaşanan arbede sonucunda, hem anne hem de kızı vücutlarının çeşitli yerlerinden yaralandı. Yunus Yılmaz da bacağından yaralandı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye sağlık ekipleri sevk edildi. Anne-kız, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Yapılan tüm müdahalelere rağmen İlayda Alkan kurtarılamadı ve bir gün sonra Torbalı ilçesindeki Ayrancılar Mezarlığı’nda toprağa verildi. Olayın ardından, şüpheli Yunus Yılmaz, mahalle bekçileri tarafından yakalandı.
Yaralanan Yılmaz, hastanedeki tedavisinin ardından gözaltına alındı ve Cinayet Büro Amirliği’ne götürüldü. Şüphelinin kullandığı bıçağın dışında, olay yerinde kanlı bir bıçak daha bulundu ve incelenmek üzere el konuldu. Yunus Yılmaz, ilk ifadesinde alkollü olduğunu ve tartışmanın nedenini hatırlamadığını belirtti. Olayla ilgili çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.
KARŞILIK VERDİĞİNİ İDDİA ETTİ
Soruşturmanın tamamlanmasının ardından hazırlanan iddianame, İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede, tutuklu sanık Yılmaz için ‘Kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve ‘Kadına yönelik kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Sanık Yunus Yılmaz, iddianamede yer alan ifadesinde, alkollü bir mekanda arkadaşlarıyla içki içtikten sonra eve gitmek üzere otobüs durağına doğru yürüdüğünü hatırladığını belirtti. “Yürüdüğüm esnada bankta oturan iki kadını gördüm. Yanlarına doğru gittim ama neden gittiğimi hatırlamıyorum. Hatırladığım tek şey, kadınlardan birinin beni sağ bacağımdan bıçaklamasıydı. Ancak hangi kadının bıçakladığını hatırlamıyorum. Sonrasında montumun cebindeki bıçağı alarak kendimi korumak amacıyla onlara doğru salladım. İsabet ettirip ettirmediğimi hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde ambulansın içindeydim. Üstümde bıçak taşımamın sebebi ise birkaç ay önce yaşadığım bir gasp olayıydı. Bu nedenle kendimi savunmak amacıyla bıçak taşımaya başladım” dedi.
“DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’NDE BU OLAYIN YAŞANMASINDAN DOLAYI KADINLARDAN ÖZÜR DİLERİM”
Olayla ilgili açılan davanın ilk duruşması yapıldı. Duruşmaya tutuklu sanık Yunus Yılmaz, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanırken, İlayda Alkan’ın annesi Oya Taran, babası Rıza Alkan ve taraf avukatları duruşmada hazır bulundu. Yılmaz, mahkemedeki ifadesinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde böyle bir olayın yaşanmasından dolayı tüm kadınlardan özür diledi. Bu ifadeler üzerine baba Rıza Alkan mahkeme salonundan çıkmak istedi, ancak mahkeme başkanı Alkan’ın dışarı çıkmasına izin vermedi.
“BIÇAĞI BANA DOĞRU SAVURURKEN KIZINA DENK GELDİĞİNİ GÖRDÜM”
Savunmasını yapan Yılmaz, olay günü alkol aldıklarını ve otobüs durağına doğru yürüdüğü sırada önünde İlayda ile annesinin “Bizi mi takip ediyorsun, şerefsiz” dediklerini duyunca tartışma yaşandığını iddia etti. İlayda’nın elinde bıçak olduğunu gördüğünü belirten Yılmaz, daha sonra bankta oturdukları sırada konuşmaya gittiğini ve tartışma sırasında kendini koruma amaçlı cebindeki bıçağı çıkardığını söyledi. Sarhoş olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Oya Hanım araya girdi ve ayırmaya çalışıyordu. Oya Hanım’ın da elinde bıçak vardı. Bıçağı bana doğru savururken, kızına denk geldiğini gördüm. Sarhoştum, kaç bıçak darbesi savurduğumu hatırlamıyorum” dedi.
Mahkeme başkanının neden yanında bıçak taşıdığını sorması üzerine Yılmaz, olaydan önce çalıştığı Konak ilçesi Tepecik bölgesinde bir büfede gasp edildiği için kendini korumak amacıyla bıçak aldığını ifade etti. Mahkeme başkanı, mahkemede anlattıklarıyla emniyetteki ifadesinin çeliştiğini söylemesi üzerine Yılmaz, “O zaman tam olarak hatırlamıyordum, üzüntü ve şok halinde verdiğim bir ifadeydi” diye ekledi.
Olayda yaralanan anne Oya Taran ise, “Kızımla iş çıkışı anne-kız yemeğe gittik. İki kadeh alkol aldık. Yılmaz, dönüşte bankta otururken kızıma laf attı, sonra hakaret edip üzerimize yürüdü ve önce beni bıçakladı. Sonra kızıma bıçağı defalarca savurdu. İlayda yere yığıldı, ben de yere düştüm. O da düştü; yerde bile bıçak savurdu, daha sonra ayağa kalktı ve yürüyerek gitti. Emekleyerek İlayda’nın yanına geldim, ambulans geldi. En ağır cezayı almasını istiyorum” dedi.
Bu davanın tüm kadınların özgürlüğünü ilgilendirdiğini belirten Avukat Mehmet Sarıkaya ise, “İlayda ve annesinin yaşadığı bu dehşeti sokakta yürüyen, sahilde dolaşan, bir kafede çay içen herhangi bir kadın da yaşayabilirdi. Yargılama konusu, kadınlarımızın özgürlüğüne yapılan bir müdahale olarak değerlendirilmektedir. Bu yüzden Sayın Mahkeme’nin kararı, herkesi yakından ilgilendirmektedir. İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen ilk duruşma itibarıyla edindiğimiz kanaate göre, sanığın canavarca hisle insan öldürme suçundan en ağır şekilde cezalandırılması gerektiği düşüncesindeyim” diye konuştu.
Mahkeme başkanı, olay yerindeki görüntülerin ve iki bıçağın incelenmesi için istenen raporu beklemek üzere davayı erteledi.